Google, arama motoru sektöründe yıllardır tek başına krallık koltuğunda oturuyor ancak bu cezbedici pastadan pay almak için sahneye çıkan Rus şirketi Yandex’in çok iyi işler çıkardığı da bir gerçek.
Yeni açılan şirketler; girecekleri sektörde çetin rakiplerle mücadele edeceklerse, onlarla boy ölçüşebilmek için çok büyük reklam bütçesi ayırmaya ve diğerlerinde olmayan bazı özellikleri barındırmaya bir bakıma mecburdurlar. Yandex de bu gerçeği göz ardı etmeyerek Google’ın navigasyonda yetersiz kaldığı noktaları hedefledi. Anlık olarak yol durumunu göstermesi, büyükşehirlerin panoromik olarak izlenebilmesi ve yüksek grafik kalitesi Yandex’in navigasyonda ön plana çıkmasını ve kullanılmasını sağlayan noktalardı.
Bir diğer önemli nokta da reklam ve pazarlama iletişimi çalışmaları. Bu konuda da Yandex’in başarılı olduğunu düşünüyorum. Reklam çalışmalarında akılda kalıcı bir slogan bulmak ve günlük hayatta insanların birbirleriyle girdikleri diyaloglarda kullanabileceği cümlelere yer vermek, o reklamın yayılmasını ve başarısını %100 etkileyen faktörler. Yandex de son reklamındaki “Ben ne bileyim Yandex miyim?” cümlesi ile bunu başarmış durumda. Ofiste, okulda veya herhangi bir ortamda insanların sürekli birbirlerine soru sorduklarını düşünürsek soruyu soran kişinin “Ben ne bileyim Yandex miyim?” cevabıyla karşılaşması herhalde hepimizin tahmin edeceği bir durum. Kendi çevremde bu diyalogları duymam da genel duruma ışık tutuyor. Reklamda benim hoşuma gitmeyen tek şey, oyuncunun antipatik olması.
Bu sloganın diğer bir başarılı tarafı da sosyal medyada yayılmaya çok elverişli olması. Bununla ilgili de örnekleri aşağıda bulabilirsiniz.
Son olarak da, Yandex’in Facebook ile yaptığı işbirliği ve BiTaksi’yi satın alma girişimleri (şimdilik sadece duyum olarak dolaşıyor) yine başarılı projelerden. Önümüzdeki dönemde Yandex’in projeleri yine ses getirmeye devam edecek gibi görünüyor.